31 Temmuz 2012 Salı

Tasarruftan "lamba kapatmayı" anlıyoruz


Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’nin (TürkBESD) tüketici trend araştırmasına göre, araştırmaya katılanların yüzde 55′i gereksiz lambaları kapatarak, yüzde 44′ü enerji tasarruflu ampuller kullanarak, yüzde 32′si ise boşa su akıtmayarak enerjiden tasarruf ettiklerini belirtiyor.

TürkBESD açıklamasına göre araştırma, Türkiye’deki konutlarda kullanılan toplam elektrik miktarının yüzde 50′sinin beyaz eşyaların kullanımında gerçekleşmesine rağmen, tüketicilerin enerji tasarrufunu konutlarda kullanılan toplam miktarın yalnızca yüzde 14′ünü oluşturan aydınlatma araçları üzerinden yapmaya çalıştığını belirledi.
Buna göre, araştırmaya katılanların yüzde 55′i gereksiz lambaları kapatarak, yüzde 44′ü enerji tasarruflu ampuller kullanarak, yüzde 32′si ise boşa su akıtmayarak enerjiden tasarruf ettiklerini belirtirken, enerji tasarruflu ürünler kullananların oranı yalnızca yüzde 23′te kaldı.

Üç kişiden biri A ürün peşinde

Araştırmada göze çarpan bulgulardan biri de tüketicilerin yüzde 94;’nün hanede enerji tasarrufunu “çok önemli” ve “önemli” olarak belirtmesi. Buna karşın araştırmaya katılanların yüzde 2′ye yakın bir kesimi hanede enerji tasarrufunun önemsiz olduğuna inanıyor.
Çamaşır ve bulaşık makinesi kullanımında 35 yaş üstünde olan grubun yüzde 72′si ısı derecesi ayarı yaptığını belirtiyor. Araştırma sonuçlarına göre kadınlar, beyaz eşyaların su ve enerji tasarrufu sağlaması kapsamında erkeklere göre daha duyarlı davranıyor.
Ayrıca 35 yaş üstünde olan her 3 kişiden biri de beyaz eşya alımlarında alınması planlanan ürünün enerji ve su tasarrufu sağlamasına dikkat ediyor.

Yarımız bulaşığı elde yıkıyor

Araştırmada ürün kalitesi, beyaz eşya satın alma kararında en belirleyici etken olarak öne çıkıyor. Beyaz eşya satın alımlarında 35 yaş üstündeki kişilerin yüzde 44′ü satın alma kararını bir başka kişiyle birlikte verirken, yüzde 40′ı alacağı ürüne kendisi karar veriyor.
Satın alma kararında en önemli rolü yüzde 63 ile ürünün kaliteli olması oynarken, marka bilinirliği yüzde 51 ile ikinci sırada yer alıyor.
Enerji/su tasarrufu, yenilikçi ürün, servis kalitesi, fiyat ve tasarım satın alma kararını etkileyen diğer faktörler olarak sıralanıyor. Öte yandan, beyaz eşya satın alınan yerler arasında yetkili bayiler yüzde 88,9 ile ilk sırada yer alıyor.
Araştırma sonuçları, AB gelir grubu ile üniversite mezunlarının yüzde 70′inin A ve B sınıfı enerji verimli ürünler arasındaki farkı bildiğini de ortaya koydu.
Tüketicilerin yüzde 50′si bulaşıklarını makinede yıkadığını belirtirken, C gelir grubunda yaygın olarak 5 kişiden biri bulaşıklarını her zaman elde yıkadığını söylüyor.
35 yaş ve üstündeki kişilerin yüzde 48′i enerji verimliliği kapsamında tasarruflu ampuller kullandığını ifade etmesine rağmen, AB gelir grubunun yüzde 24′ü ise enerji verimliliği doğrultusunda hiçbir önlem almadığını belirtiyor.

Beyaz eşyada hız istiyoruz

Araştırma tüketicilerin geleceğin beyaz eşyalarından ne beklediğini de ortaya koydu.
Katılımcılara herhangi bir yönlendirme yapılmadan yöneltilen soruya verilen cevaplara göre gelecekte beyaz eşyalarda olması en çok istenen özellik “daha hızlı yıkama ve kurutma” işlevi.
Geleceğin beyaz eşyasında aranan diğer özellikler ise su ısısını kendi kendine ayarlama, ev dışından kumanda ile çalışabilme, çamaşırı ütülenmiş olarak çıkarabilme ve ses tanıma özelliği şeklinde sıralanıyor.
Öte yandan 15 yaş üzerinde bin 384 kişiyi kapsayan ve İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Erzurum, Gaziantep, Konya, Kayseri, Manisa, Samsun, Trabzon illerinde gerçekleştirilen araştırmada, tüketicilerin enerji tasarrufu bilinci, beyaz eşya satın alma kararında etkili olan unsurlar ve gelecekte beyaz eşyaların özelliklerine yönelik beklentiler sorgulandı.

Doğru bilinen yanlışlar

TürkBESD Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Aydilek, konutlarda enerji tasarrufuna ilişkin doğru bilinen yanlışlar olduğunu belirterek, tüketicilerin bu konudaki farkındalığının artırılması gerektiğini söyledi.
Bu amaçla, hükümet ile ortak hareket ederek bir çalışma başlatmayı hedeflediklerini belirten Aydilek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Araştırma sonuçları gösterdi ki halkımız boşa yanan lambaları kapatarak ya da enerji tasarruflu ampuller kullanarak tasarruf etmeye çalışıyor. Ancak, konutlarda kullanılan elektriğin dağılımına bakıldığında bu yöntemlerin enerji tasarrufu açısından çok da verimli olmadığını görüyoruz. Türkiye’de toplam elektrik üretiminin yüzde 24′ü konutlarda kullanılıyor. Bu miktarın yarısı ise yalnızca beyaz ev eşyalarının kullanımında tüketiliyor. Bu da Türkiye’nin toplam elektrik tüketiminin yüzde 12′sine karşılık geliyor. Buna karşın aydınlatma araçlarının konutlardaki elektrik tüketimindeki payı yüzde 14. Enerji tasarrufu sağlayan ürünlerin kullanımıyla konutlarda çok daha yüksek miktarda enerji tasarrufu sağlamak mümkün. Tüketicinin bu konuda bilinçlendirilmesi hem hane hem de ülke ekonomisine kayda değer katkı sağlayacaktır. Bu konudaki farkındalığı artırmak adına hükümet ile el ele vererek çalışacağız.”

ajansahaber

30 Temmuz 2012 Pazartesi

Hindistan'da son 10 yılın en büyük elektrik kesintisi

Ülkenin kuzeyinde sıcak hava nedeniyle aşırı ihtiyacı artık karşılayamayan elektriğin gece kesilmesi, Yeni Delhi metrosu dahil olmak üzere yüzlerce tren seferini durdurdu.

Enerji Bakanı Suşil Kumar Şinde, sabah elektriğin yüzde 60’ının, 8 şehirde yeniden verilmeye başlandığını, diğer kentlerde durumun gün içinde düzeleceğini belirterek, kesintiyi araştırmak için bir soruşturma heyeti kurduğunu bildirdi.
Hindistan’da ekonominin büyümesiyle, elektriğe olan ihtiyaç hızla artarken, 2001 yılından bu yana ülkenin kuzeyinde ilk kez büyük bir elektrik kesintisi yaşandı.
Bu sene yeterince etkili olmayan muson sezonu, Hindistan’da sıcaklığı arttırırken, ülkede serinlemek amacıyla kullanılan elektrik tüketimi de artış gösterdi.
200 milyon nüfusu olan Uttar Pradeş eyaletinin Enerji Bakanı Shivpal Singh Yadav, en yoğun saatlerde 11 bin megavat enerji ihtiyacı oluştuğunu, ancak eyaletin sadece 9 bin megavat sağlayabildiğini söyledi.
Uttar Pradeş’in Elektrik Kurumu Başkanı Avniş Awasthi de kesintinin, bazı eyaletlerin yaz aylarında izin verilenden fazla elektrik kullanmasından kaynaklandığını ifade etti.

Milliyet

27 Temmuz 2012 Cuma

Bu Köyde Sadece Güneş Var

Sanno adındaki küçük Japon köyü dünyanın ilk %100 güneşenerjisiyle yaşayan yerleşimi oldu.

Japonya'da yaşanan Fukushima nükleer felaketinden sonra nükleer santrallerini durduran Japonya ciddi enerji problemi yaşadı. Büyük felaketin yıkımını üzerinden kısa sürede atan Japonya, yeni nükleer santraller inşa etmeye başladı. Bunun yanında alternatif enerji kaynakları arayan Japon halkı kendi içinde çalışmalara başlamış bile.
Japonya'nın kırsal kesiminde yer alan 11 haneden oluşan ve 60 yaş ortalamalı Sanno köyü sakinleri kendi aralarında topladıkları para ile köylerine 216 adet güneş enerjisi paneli kurdurdular. Kendilerine 215 bin dolara mal olan ve bir nehir boyunca uzanan bu güneş enerjisi panelinin yıllık 40,000 kWh enerji üretmesi bekleniyor.
Bu şekilde Sanno köyü, dünyanın ilk %100 güneş enerjisiyle yaşayan yerleşim birimi ünvanını kazanmış oldu. Bu şekilde ileriye dönük iyi bir yatırım yapan Sanno köyü sakinleri daha yaşanabilir, çevreci ve yeşil bir yerleşim birimi olarak diğer yerleşim yerlerine örnek olacak gibi gözüküyor.

26 Temmuz 2012 Perşembe

Deprem sigortası olmayana elektrik ve su yok

Yeni Afet Sigortaları Kanunu'na göre zorunlu deprem sigortası yaptırmayanlar, elektrik ve su aboneliği alamayacaklar.

Zorunlu Deprem Sigortası'nda son gün 18 Ağustos. Yeni Afet Sigortaları Kanunu gereğince, 'zorunlu deprem sigortası' yaptırmayanlar 18 Ağustos'tan sonra elektrik ve su aboneliğini başlatamayacak. Bu durumdan en çok kiracılar etkilenecek. Çünkü kiralayacağı evin deprem sigortası yoksa elektrik, su gibi abonelikleri üzerine alamayacak, elektriksiz ev susuz kalacak.
6305 sayılı Afet Sigortaları Kanunu 18 Mayıs 2012'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanunun 'Yükümlülüklerin Saptanması ve Sigortanın Kontrolü' başlıklı 11. maddesinin 3'ncü fıkrası gereğince elektrik ve su abonelik işlemlerinde artık zorunlu deprem sigortası aranacak. Abonelik esnasında istenilen evrakların içinde 'zorunlu deprem sigortası' poliçesi de bulunacak. Zorunlu deprem sigortası yaptırmayanlar su ve elektrik abonelik işlemlerini yaptıramayacak.

25 Temmuz 2012 Çarşamba

Almanya ve Çin Arasında Solar Kriz

Almanya Federal Çevre Bakanlığı, Çin'in uluslararası rekabet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle Pekin aleyhine dava açmaya hazırlanıyor.

Almanya, güneş enerjisi sektöründe Çin ile kriz yaşıyor. Alman firmaları ekonomik kriz nedeniyle birer birer kapılarına kilit vururken, Pekin yönetiminin ucuz kredilerle kendi şirketlerini desteklemesi iki ülke arasında krize neden oldu. Almanya Federal Çevre Bakanı Peter Altmeier, Çin'in uluslararası rekabet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle Pekin aleyhine anti-damping kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle dava açmaya hazırlanıyor.
ZDF televizyonuna konuşan Altmeirer, Alman şirketlerinin içinde bulunduğu zor durumun aşılması için Çin'e karşı harekete geçmeye hazırlandıklarını duyurdu. Ancak uzmanlar, Çin ile girilecek böyle bir gerilimden Almanya'nın zararlı çıkacağı görüşününde Son yıllarda güneş enerjsine yönelik yatırım yapan şirketler Almanya'da beklediklerini bulamadı. Ayrıca devletin mali yardım musluklarını da kapatmaya başlaması şirketlerin birer birer iflas etmesine sebep oldu.

ajansahaber

16 Temmuz 2012 Pazartesi

Güneş Enerjisiyle Çalışan Araçlar Körfez Pistinde Yarıştı

Yurdun çeşitli bölgelerindeki üniversitelerde geliştirilen ve Tübitak’ın destek verdiği üniversitelerin TÜBİTAK Alternatif Enerjili Araç Yarışları bugün Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün verdiği startla başladı.
Yurdun çeşitli bölgelerindeki üniversitelerde geliştirilen ve Tübitak’ın destek verdiği üniversitelerin TÜBİTAK Alternatif Enerjili Araç Yarışları bugün Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün verdiği startla başladı.Toplumda alternatif enerjinin gerekliliğinin farkındalığını yaratmak amacıyla organize edilen Formula G yarışına 40 üniversiteden 41 takım, Hidromobil yarışına ise 24 takım katıldı. Üniversiteli öğrencilerin tasarladığı araçların katıldığı yarışlarda amaç alternatif enerjileri toplumun geneline yaymak olduğu belirtildi. Yarışmanın startını veren Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün yaptığı konuşmada “Kuşkusuz güneşten elde ettiğimiz enerjiyi, otomobil sanayinde de kullanacağız çünkü enerjinin depolanması gibi alanlarda çok ciddi çalışmalar var.” dedi Bakan şöyle devam etti:

” Mesela biz bir nano teknoloji çalışması yaptık. Tübitak orada bir çok akademisyenle nano teknolojinin, aynı zamanda enerji üretimi ve enerji depolanması konsundaki çalışmalara da değindik. Nano teknolojisi gelişmelerle birlikte güneşten enerji elde etme hızı daha da artacak. Aynı zamanda çok daha küçük alanlarda çok daha büyük enerji depolanması da olacak. Bunun için bu çalışmalar çok önemli bir adım. Bunları yapanlar zaten üniversiteler ve oradaki genç arkadaslar. Teknolojinin geliştirilmesi açısından bu yarışlar önemli her yıl destekliyoruz bu yarışmaları Tübitak olarak. Ama bunun kadar önemli olan bir şey daha var. Bir takım çalışması var. Burada sadece bir pilot oturuyor buraya yarış yapıyor, ama arka planda onun bir takımı var. O teknik ve teknolojik çalışmaları, yazılım yapan optimizasyonu sağlayan onun yolda enerjiyi en verimli bir şekilde kullanmasını sağlayan bir takım çalışması var. Buda son derece önemli”


Kaynak: haberler.com

10 Temmuz 2012 Salı

Tarihi su değirmeni un yerine elektrik üretiyor

Antalya'nın Akseki ilçesi Murtiçi yerleşim yeri yakınlarında bulunan 500 yıllık tarihi su değirmeninde elektrik üretiyor.

Akseki’nin Murtiçi yerleşim yeri yakınlarında bulunan 500 yıllık tarihi su değirmeni 20 yıldır 200 volt elektrik üretiyor. 500 yıllık tarihi su değirmenini kiralayıp restauranta dönüştüren işletmeci Mehmet Dönmez, burada kurduğu küçük santral ile elektrik üretmeye başladı. Dönmez, restoranın elektrik ihtiyacını bu değirmenden sağlıyor.
Tarihi değirmeni 20 yıl önce restauranta çeviren Mehmet Dönmez, elektrik üretmek için bir kilometre ileriden getirdiği su ile elektrik ürettiğini ve restaurantının elektrik ihtiyacını karşıladığını söyledi.
Akseki’nin Murtiçi yerleşim merkezi yakınlarında bulunan Ferfir mevkiinde bulunan tarihi su değirmeninin geçmişinin 500 yıla dayandığını söyleyen Dönmez, “Eskiden Yörükler yaylaya giderlerken, tahıllarını öğütüp, un yaptırıyorlardı. Şimdi ise restaurant olarak işletiyorum. 200 volt elektrik üretiyorum. 20 lamba ve iki buzdolabını rahatlıkla işletebiliyor ve ihtiyacımızı karşılıyor” dedi

6 Temmuz 2012 Cuma

Rusya, Türk elektrik piyasasına devlet şirketi Inter RAO ile giriyor

Türkiye’nin enerji sektöründen en büyük partneri olan Rusya, şimdi de elektrik piyasasına devlet şirketi Inter RAO ile giriyor. Rusya enerji politikalarının mimarı İgor Seçin’in politikalarını belirlediği Inter RAO, Türkiye’de şirket kurdu. Rusya’nın en büyük bankası Sberbank’ın Denizbank’ı satın almasının ardından Rus şirketlerin Türkiye’ye olan ilgileri artıyor.

Inter RAO kurumundan yapılan açıklamada, Türkiye’de açılan şirketin isminin Inter RAO Turkey Enerji Holding olduğu belirtildi. Rus elektrik kurumunun yurtdışındaki başka şirket hissedarları ise Türkiye’de kurulan firmanın kurucuları arasında yer aldı. Inter RAO açıklamasında, önce Türk piyasasında araştırma çalışmaları yapacaklarını belirtti.
Kommersant gazetesi değerlendirmesinde, “Türk enerji piyasasında devlet en faal satıcı konumunda… Devlet 2010-2012 yılları arasında satışlardan yaklaşık 3,85 milyar dolar kazandı. İhaleler ise sonbahara doğru başlayacak. İnter RAO, Türkiye’deki şirketinden Türk enerji hisselerini satın almak için yararlanabilir” yorumunda bulundu.
Rus enerji kurumunun Türk piyasasını yıllardır araştırdığı belirtilen haberde, Başkanı Boris Kovalçuk’un daha önce gazeteye, “Türk ekonomisi gelişiyor, dünyanın dev 20 arasına giriyor, dolayısıyla ekonomik kalkınma düzeyi gereği enerji fiyatının da artacağını bekliyoruz” yorumunda bulunduğu ifade edildi.
Otkrıtie araştırma şirketi uzmanı Sergey Beyden’e göre, Türkiye enerji kıtlığı bulunan bir ülke, bu da yatırımcıların ülkenin enerji sektörüne olan faal ilgisini ortaya koyuyor. Rus uzman, “Daha önce RusGidro kurumu da Türkiye’ye ilgi duyuyordu, fakat geçenlerde şirket yurtdışı projelerinden vazgeçti. Burada İngiltere’nin yaşadığı olay da tekrarlanabilir. 1990′lı yılların sonunda İngiltere’de benzer durumda çoğu şirketin sektöre faal girişi söz konusu olmuştu. Fakat daha sonra bu enerji sektöründe gereğinden fazla yatırım yapılmasına ve elektrik enerjisi fiyatlarının da düşmesine neden oldu” yorumda bulundu.
2011 sonu bilançosuna göre şirketin aktif büyüklüğü 18 milyar dolar. Dış yatırım için 1 milyar Euro’nun üzerinde kredi imkanı bulunan şirketin, 18 bin megawatlık kurulu gücü bulunuyor.

2 Temmuz 2012 Pazartesi

Türkiye'de Güneş Pili Üretimi Başlıyor

Türkiye yenilenebilir enerji alanında yaptığı araştırmaların meyvesini almaya hazır. Orta Doğu Teknik Üniversitesi bünyesinde kurulan Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜNAM) güneş pili üretimine dair tarihi açıkladı. “Yaklaşık bir yıl sonra ilk yerli güneş pilinin özel sektör tarafından üretimine başlanacağını düşünüyoruz. Bizim burada önemli bir etkimiz olacak.”


2009 yılında üniversite bünyesinde kurulan Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin (GÜNAM) güneş pilleri üretimine yönelik çalışmalar yapıyor. GÜNAM Müdürü Prof. Dr. Raşit Turan, “Yaklaşık bir yıl sonra ilk yerli güneş pilinin özel sektör tarafından üretimine başlanacağını düşünüyoruz. Bizim burada önemli bir etkimiz olacak” diye konuştu.

En az 20 milyon dolar
Güneş enerjisi teknolojilerinin Türkiye’de üretilmesine yönelik önemli Ar-Ge çalışmaları yürüten Turan, şunları söyledi: “Bir üretim yatırımı minimum 20 milyon dolardan başlıyor. Güneş enerjisi yatırımlarının Ar-Ge altyapısını oluşturmaya çalışırken, Türkiye’de bu teknolojinin yapılabilirliğini göstererek, özel sektör firmalarının yatırım yapmasını da teşvik ediyoruz.”

Türkiye’nin toplam enerji ihtiyacının yaklaşık 200 bin
 gigavat saat (GWs) olduğunu belirten Turan, şu bilgileri verdi: “Bu ihtiyaç üç bin kilometrekarelik, yani Tuz Gölü kadar bir alanı kaplayacak güneş enerjisi panellerinden sağlanabilir. Bu aslında güzel çılgın bir proje olabilir ama teknik olarak mümkün değil. Güneş enerjisinin yapısı itibariyle Türkiye’de enerjinin yüzde 100’ü olmaz. Bizim ilk etapta hedefimiz toplam enerji üretiminin yüzde 10’unun güneşle karşılanması.”

54 milyar dolarlık fatura
Türkiye’de toplam enerji ihtiyacının yüzde 75’inin ithal edildiğini belirten Turan: “2011 yılında enerjiye 54 milyar dolar ödedik, bu rakam cari açıkta önemli paya sahip. Çalışmalarımızla Türkiye’de güneş enerjisi teknolojilerinin ve güneş enerjisi güç istasyonlarının kurulmasına ve dolayısıyla geleceğimize katkı sağladığımızı düşünüyorum.”

TOFAŞ güneş enerjili arabayı sergileyecek
GÜNAM Müdürü Raşit Turan, işbirliği yaptıkları şirketler arasında Nurol, Tofaş, Arçelik, Tera Solar, Sunlego’nun olduğunu söyledi. Turan, TOFAŞ’ın, ürettiği bazı araçların tavanına fotovoltaik güç sistemi yerleştirerek, araç içini soğutma ve havalandırma amaçlı kullanmak istediğini belirtti.
30 milyar dolarlık pazar

Rüzgar Enerjisi Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Oğuz Uzol rüzgar santrallarının toplam kurulu gücünün bin 806 MW olduğunu belirtti. Uzol, “Bu da önümüzdeki 10 yılda rüzgar türbini açısından 20-30 milyar dolarlık pazar oluşacağını gösteriyor” dedi.

ntvmsnbc