31 Ağustos 2012 Cuma

2012 İlk Yarıyılında Türkiye Kurulu Gücü % 4.2 Arttı

Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi (TEİAŞ) raporlarından yapılan derlemeye göre 2011 yılın sonunda 52.911,1 MW olan kurulu güç, 31 Temmuz 2012 sonu itibari ile 2,228MW’lık artış ile 55.139,2 MW kapasiteye ulaştı. 2012 ilk yarıyılında 80 santral devreye alındı, 643 olan santral sayısı 723′e ulaştı. Devreye giren 80 santralin 61′i özel üretim şirketleri tarafından 11 adet santral ise otoprodüktör şirketleri tarafından devreye alındı.
İlk yarıyılda devreye giren 2,228MW’lık kapasite geçmiş yıllara oranla daha yüksek, ayrıca 2012 yılının sonlarına doğru yüksek kapasiteli doğalgaz santrallerinin devreye sokulması planlanıyor ve artan elektrik talebini karşılamada yeni devreye girecek santrallar büyük önem arz ediyor.
Yakıt cinsine göre dağılımda en çok 41 adet akarsu hidroelektrik santrali, 22 adet doğalgaz santrali ve 9 adet rüzgar santrali devreye alındı.
31 Temmuz 2012 sonu itibari ile Türkiye kurulu gücü diğer bütün santral tiplerine ve yakıt cinsine göre aşağıdaki gibi oldu:(ajansahaber)
turkiye kurulu enerji elektrik gucu 2012

turkie enerji kapasitesi gucu 2012

27 Ağustos 2012 Pazartesi

Mikroheslerde Belirsizlik

Ülkemizde orta ve uzun vadede yaşanması muhtemel enerji arzındaki sıkıntıları gidermekamacıyla çıkartılan 5346 sayılı Kanun ve Lisanssız Elektrik Üretimi Yönetmeliğinin mikroheslerle ilgili kısmındaki belirsizlik yatırımcıları endişelendiriyor. Çıkarılan bu yasa ile ülke genelinde 15 bin mikrohes kurulması planlanıyordu.

Konu ile ilgili olarak Fırat Üniversitesi Öğretim elemanı Dr. Cihat TUNA yaptığı açıklamada, Lisanssız enerji üretimi yönetmeliğinin ülkemiz açısından çok hayati olduğunu ve bir an önce eksikliklerin giderilerek yatırımcıların önünün açılması gerektiğini söyledi.
Lisansız Elektrik Üretimi Yönetmeliği ne getiriyor?
Dr. Cihat Tuna “5346 Sayılı Yenilenebilir Enerji Kanunu kapsamında çıkartılan bu yönetmelikle kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yenilebilir enerji yatırımları yapan gerçek ve tüzel kişiler, lisans alma ve şirket kurma yükümlülüğünden muaf tutulacak. Enerji tüketen her kullanıcının enerji yatırımı yapmasının önü açılıyor. Böylece sanayicinin en önemli gider kalemini yatırıma dönüştürme imkanı sağlanıyor” dedi.

Mikroheslerde belirsizlik var

Kendi enerji ihtiyacını karşılamak amacıyla hidroelektrik santral yatırımı yapmak isteyen girişimciler mikroheslerdeki belirsizlikten tedirgin. Dr. Tuna, “Çıkarılan yönetmelik hidroelektrik, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerjiye dayalı enerji üretim tesislerini kapsıyor. Rüzgar ve güneş başvurularında sıkıntı yok ancak hidroelektrik santral başvuruları, su hakları konusunda kanuni boşluk olduğu gerekçesiyle kabul edilmiyor. Bu eksiklerin bir an önce giderilmesi lazım. Yatırımcının hevesini kaçırmamak için geliştirdiğiniz politikalarla sürekli destek olmanız lazım. Eğer özel sektörü enerji yatırımı noktasında teşvik edip, gerekli yasal düzenlemelerle önünü açamazsak ülke olarak büyük bir enerji darboğazı ile karşı karşıya kalabiliriz.

Halk ile HES yatırımcısı karşı karşıya

Dr. Tuna, “Maalesef bir çok bölgemizde özelliklede Karadeniz’de halk ile HES yatırımcısı karşı karşıya geldi. Bunun sebebi HES konusunda biraz bilgi kirliliği ve büyük oranda planlama sıkıntısı. Yapılan birkaç yanlış uygulama ve hatalı yer seçimi sebebiyle tüm ülkede HES’lere karşı ortak bir tavır alındı. Halbuki enerji ihtiyacımızı güvenilir ve yenilenebilir olarak karşılayan bu çevre dostu sistemler ülkemiz enerji yelpazesinin olmazsa olmaz bir yapı taşıdır”dedi.

Havza planlaması yaşanan sıkıntıları çözer

Dr Tuna “Gelinen nokta planlamanın önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Tüm gelişmiş ülkelerde uygulanan havza planlaması ülkemizde de mutlaka hayata geçirilmelidir. Havza planlaması; bir su havzasındaki tüm su kaynakları ve arazilerinin tespit edilerek bunların ihtiyaca göre sınıflandırılmasıdır. Eğer su kaynaklarımızı içme suyu, sulama suyu, enerji için kullanılacak su diye sınıflandırırsak aynı şekilde HES yapılacak arazilerimizi de sit alanı, yerleşim bölgesi vs. şeklinde sınıflandırırsak sanırım bu HES kavgalarının hiçbiri olmayacak ve enerji yatırımlarının da önü tıkanmayacaktır”dedi.

Yenilenebilir enerji cari açığa da ilaç

Dr Tuna “Dışa bağımlı olduğumuz fosil kaynaklı hammaddelerden elde edilen elektrik enerjisi talebini azaltacak bu yeni yönetmelik ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. Halen ülkemizin enerji üretiminin yaklaşık dörtte üçü, fosil kaynaklara bağlanmış durumda. Bu fosil kaynakların yüzde 55-60′lık bölümünü de doğalgaz oluşturuyor. Elektrik üretiminde bağımlı olduğumuz doğalgaz enerjide dışa bağımlılığımızı arttırıyor. Buda ülkemiz ekonomisi için en büyük risklerin başında geliyor. Enerji arz güvenliğimizi tehdit eden bu unsur karşısında acilen yerli yenilebilir kaynaklarımızı devreye sokmamız gerekiyor”dedi.

ajansahaber

24 Ağustos 2012 Cuma

Türkiye 2019′da nükleer enerji üretecek

 
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Türkiye nükleer enerji konusunda kararlı. 2023′e 3 santral hedefinde geri adım yok” mesajı verdi. Sabah Gazetesi’nin haberine göre, Akuyu’nun ardından Karadeniz’de ikinci dört ünitelik nükleer santral için müzakereler sürerken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Türkiye nükleer enerji konusunda kararlı. 2023′e 3 santral hedefinde geri adım yok” mesajı verdi. Akkuyu NGS Elektrik Üretim proje şirketinin kurulduğunu ve çalışmalara başladığını anımsatan Yıldız, “Sinop Nükleer Santral Projesi’yle ilgili olarak Japonya , Kanada , Çin ve Güney Kore ile görüşmeler devam ediyor” yorumunu yaptı. Yıldız, Türkiye’nin 2019′da nükleer enerjiyi üreteceğini vurguladı.
Türkiye’nin 2023 yılında elektrik enerjisi kurulu gücünün 110 ila 130 bin megavat arasında, tüketimin ise 500 milyar kilovatsaat olacağını söyleyen Yıldız, “Türkiye’nin 500 milyar dolar ihracata, 2 trilyon dolar milli gelire ve dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmesi için sürekli enerji üreten güç santrallerini kurması gerekir” dedi.

Jeotermal kaynak arama sahaları ihale ediliyor

 
Balıkesir İl Özel İdaresi, 24 adet jeotermal kaynak arama ruhsatlı sahayı aramalara açıyor. Balıkesir İl Özel İdaresi’nin Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan ilanına göre, 5686 sayılı Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu’nun ilgili maddesi gereğince, Balıkesir’in Merkez ilçesi ile Sındırgı, Susurluk, Manyas, Gönen, Bigadiç, Kepsut ve Bandırma ilçelerinde bulunan ve büyüklükleri 0,14 hektar ile 4 bin 742,22 hektar arasında değişen 24 saha ihale edilecek.
Muhammen bedelleri 21 bin 857 lira ile 69 bin 100,31 lira arasında değişen sahaların ihaleleri, 5 Eylül tarihinde 14.00-14.23 saatleri arasında Balıkesir İl Encümen Toplantı Salonunda yapılacak. Şartname ve ekleri mesai saatleri içinde Balıkesir İl Özel İdaresi Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü’nde görülebilir ve 100 lira karşılığında aynı yerden temin edilebilir.

4 Ağustos 2012 Cumartesi

Olimpiyatlarda Enerji Tasarrufu Öne Çıktı

2012 Yaz Olimpiyatları, Londra’da tüm hızıyla devam ediyor.

204 ülkeden yaklaşık 20 bin atletin madalya için kıyasıya yarıştığı Olimpiyat Oyunları, bugüne kadar düzenlenen “en yeşil” Olimpiyat olma hedefiyle de dikkat çekiyor. Organizatörler, hazırlık aşamasında dev etkinliği çevreye karşı sorumlu hale getirmek için kafa yorarken, yapıların enerji tasarruflu olmasından, minimum kaynak kullanımına kadar pek çok konuya dikkat edildi.

GE de sponsor oldu

Özellikle Pekin Olimpiyatları’ndaki çevre skandallarının ardından, Olimpiyat Oyunları’nda bu yıl üzerinde durulan en önemli konulardan biri de sürdürülebilir projeler oldu. Tarihinde ilk defa “sürdürülebilirlik” temasıyla gerçekleşen olimpiyatların küresel sponsorlarından biri de General Electric (GE) oldu. GE’nin Londra’daki ekibinden edinilen bilgilere göre, en başından itibaren yapılan tüm çalışmalar bu tema dikkate alınarak gerçekleştirildi.

Stada 14 bin ampul

Pek çok şirket bu kapsamda Olimpiyatlar için değişik projeler gerçekleştirirken, Olimpiyat Stadı’nın aydınlatılmasından, demiryolu ulaşımına kadar 120’den fazla altyapı projesine imza atan GE de kalıcı ve geçici aydınlatma sağlayan özel projeler geliştirdi. Bu projelerde kullanılan ampullerin, istenirse enerji tasarrufu sağlayacak şekilde kullanımda kalacağını ve olimpiyatlardan sonra başka projelerde yeniden kullanılabileceğini belirten GE yetkilileri, 80 bin seyirci kapasiteli olimpiyat stadını aydınlatmak için toplam 14 bin ampul kullandıklarını anlattı.
Olimpiyatların en çarpıcı sürdürülebilir altyapı projelerinden biri de GE’nin gerçekleştirdiği Tower Bridge’in ışıklandırılması oldu. Tower Bridge aydınlatması için özel bir proje geliştirdiklerini anlatan yetkililer, “Tower Bridge’in aydınlatma tasarımı, bu ünlü köprünün hem estetik mimari detaylarını vurguluyor, hem de enerji tasarrufu sağlıyor” dedi.

Tower Bridge nasıl tasarruf edecek

Köprünün taş ve metal kısımları üzerine 2 kilometreden fazla GE aydınlatma tetra contour mimari LED aydınlatması kuruldu.
2.44 metrelik uzunlukta üretilen bu malzeme, yapı alanında bükülerek mimari yapıların şekillerini alabilen elastik bir LED ışık kaynağı formuna sahip.
Projede aynı zamanda aydınlatmanın tonunu ve kullanım şeklini değiştirmeyi sağlayan kontrol üniteleri de kullanıldı.
Bu özellik farklı zamanlarda farklı aydınlatma efektlerinin uygulanabilmesini mümkün kılıyor.

200 elektrikli araç

Olimpiyat Köyü’nde kullanılan akıllı sayaçlar sayesinde, tesisleri kullananlar enerji tüketimlerini kontrol altında tutabiliyor. Olimpiyatların, ekolojik ayak izini en az seviyede tutmak için atılan diğer bazı adımlar şöyle:
Kullanılan inşaat malzemelerinin yüzde 97’si inşaat esnasında geri dönüşüme kazandırıldı.
İnşaat alanında bir beton santralı kurularak, ağır vasıtaların 60 bin kez daha az manevra yapmaları sağlandı.

8 bin 300 bisiklet

İngiltere, 2012 Yaz Olimpiyatlarına ev sahibi olmak için adaylığını koyarken, karbon emisyonlarını yüzde 50 azaltacağını iddia etmişti. Olimpiyat Parkı’nın yapımı esnasında kul­lanılan enerjinin yüzde 20’si yenile­nebilir enerji kaynakları tarafından sağlandı. Öte yandan, karbon emisyonlarını düşürmek için ziyaretçilerin etkinliklere bisikletle veya yürüyerek gitmeleri teşvik ediliyor. Londra’da 15 bin kiralama noktasında, 8 bin 300 bisiklet hazırda bekliyor.

Hürriyet

2 Ağustos 2012 Perşembe

Mahkemeden kayıp-kaçak bedelinde tüketici lehine karar

İstanbul 3. Tüketici Mahkemesi, elektrik faturasında kayıp/kaçak kullanım bedeli kesintisi yapılmasına itiraz eden ve elektrik şirketi AYEDAŞ aleyhine Üsküdar Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı açtığı iade davasını kazanan tüketici Aziz Sülün’ü haklı bularak, elektrik şirketinin avukatlarınca açılan “karar iptali” davasını reddetti.

Üsküdar Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı’na başvuran Aziz Sülün, Anadolu Yakası Elektik Dağıtım AŞ’nin (AYEDAŞ) elektrik faturasında kayıp, kaçak bedeli olarak alınan bedeli iade etmesini talep etti.
Sülün’ün heyete sunduğu dilekçesinde, her ay kullandığı elektrikle ilgili adresine fatura geldiğini ve bu faturalarda hizmet bedeli karşılığı olmayan “K/K bedeli” adı altında kayıp, kaçak bedeli alındığını tespit ettiğini ifade edilerek, şu görüşlere yer verildi:
“Bu faturalarda bir hizmet bedeli karşılığı olmadığı açıkça belli olan, kötü niyetli diğer kullanıcıların kaçak kullanımı ve tedarikçi elektrik dağıtım firmasının ağır ihmal ve kusurları ile alt yapısının eksikliklerinden kaynaklanan kayıp ve kaçak tüketimlerinin bedeli karşılığı olarak bunun biz dürüst abonelere yansıtılması kabul edilemez.”
Faturalarda kayıp ve kaçak oranlarının bölgeler arasında farklılık gösterdiğini ve faturalara yansıtılan oranlarda bile bir tutarsızlığın görülebileceğini aktaran Sülün’ün dilekçesinde, “Bir başkasının işlemiş olduğu suç, diğer taraftan dürüst tüketiciye yansıtılmakta, işlemediğim bir suç ile kişisel onurum zedelenmekte ve şahsıma atfen kusur izafe edilmektedir” ifadeleri yer aldı.
Sülün dilekçesinde, haksız ve hukuksuz olarak alınmış bedel veya bedellerin toplamı olan 28,67 TL’nin yasal faiziyle birlikte kendisine iadesi kararı verilmesini talep etti.
Aziz Sülün’ün başvurusuyla ilgili karar veren Üsküdar Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı, 8 Şubat 2012′de verdiği kararla, 28 Eylül 2011 ve 28 Kasım 2011 tarihlerinde kesilen toplam 8,21 TL kayıp kaçak bedelinin tüketiciye iade edilmesine hükmetti.